8 October 2024

Trakya'nın Haber Portalı

Teknoloji şirketlerinin yeni gözdesi: Ölümsüzlük,neden olmasın?

‘Ölümsüzlük’ denince genç neslin aklına oyun şifreleri, biraz daha büyüklerin ise aklına bilim kurgu filmleri geliyor. Birçoğumuz belki bunu sıradan ‘tıklama rakamı alma’ haberi olarak da görebilir ancak dev teknoloji şirketlerinin insanların hayatını devam ettirmek ve ‘Ölümsüzlük Formülü’nü bulmak için harcadığı paralar, yaptığı yatırımlar ve araştırmalar, bunun şaka olarak görülmeyecek kadar ciddi bir söylem olduğunu ortaya koyuyor. Habertürk Teknoloji Editörü Cem Özenen yazdı…

Yaşın gerçekten bir sayıdan başka bir şey olmadığı bir dünya hayal edin. 100 yaşına dayanmış insanların bir köşede oturan, yardıma muhtaç insanlar değil aynı zamanda çevik ve sağlıklı olduğu, hatta belki de hala çalıştığı bir zaman. Gelişen teknolojiyle bu yalnızca hayal olmaktan çıkabilir…

DÜNYA ÖLÜMSÜZLÜĞÜ KALDIRABİLİR Mİ?

Toplumu yeniden şekillendirilecek ve birçok ekonomik varsayımı altüst edecek bir ütopya… Emeklilik yaşı, emekli maaşları ve sosyal güvenlik gibi her şey baştan aşağı değişebilirken, endüstriler daha büyük bir işgücüne ve satış yapacak daha fazla tüketiciye sahip olacak. İnsanların hayatlarını nasıl yaşadıkları ve planladıkları neredeyse kesinlikle çarpıcı bir şekilde değişecektir.

Diğer taraftan ise dünyanın kaynaklarının giderek azaldığı ve şu anda üzerinde yaşayan insan sayısını bile kaldıramadığı düşünüldüğünde… Ölümsüzlük gerçekten istediğimiz şey mi?

ORTALAMA YAŞ 18’Dİ!

Eski Mısır’da 3300 yıl önce başlayan II. Ramses döneminde ortalama insan ömrü 18 yıldı. Bu ortalama ömür 30 bin yıl öncesinin Avrupa’sına baktığımızda da çok büyük bir değişiklik göstermiyor. 18-20 yıl ile sınırlı olan ortalama ömür için hızlı yaşayıp genç ölenler demek çok da yanlış olmaz. Elbette bunun en büyük sebepleri arasında yetersiz beslenme ve hastalık probelmleri yer alıyordu.

Çağlar değiştikçe, teknolojinin hayatımıza girdiğini, ilaçlar bulunduğunu, hastalıklara çözüm aramalarının çokça geliştiğini gördük. Bu da Ortaçağ’da ortalama ömrün 30 yıla çıkmasına, İkinci Dünya Savaşı’nın ardından 50 yıla ulaşmasına olanak tanıdı.